Aşur Yalçın

‎2 TEMMUZ 1993 SİVAS KATLİAMINI UNUTMADIK UNUTURMAYACAGIZ

ATEŞE SEMAH DÖNENLER ...

Nesimi Çimen:Üç telli curanın üstadı. Sarız 1926

Asım Bezirci:Sosyalizm ve Edebiy...at. Erzincan 1927

Metin Altıok:Kara kutu, şiir, felsefe. Bergama,1941

Muhlis Akarsu:Kula kulluk yakışır mı? Kangal 1948

Behçet Aysan:Sefa’sını ölümüle öğreten şair. Ankara 1949

Muhibe Akarsu:Akarsuyum böyle miydi ahdımız? Kangal 1958

Edibe Sulari: Davut Sulari’nin yadigarı. Erzincan 1953

Uğur Kaynar:Militan, şair, elyazarı. Zara 1956

Asaf Koçak:Yok devenin kuşu, bir sır “Cop Cumhuriyeti”nin çizeri, Yerköy 1957

Erdal Ayrancı:Hep barikatın başında. Niğde 1958

Sehergül Ateş:Biz onunla baba kız değildik. O hem sırdaşım, hem yoldaşım, hem dayanağım ve gücümdü; babasının sözleri. Ankara 1953

Hasret Gültekin:Koçgiri’den, Han Köyü’nden. 1965

Muammer Çiçek:Bir oyun yazdı “İnadına Yaşamak”.

Muammer Çiçek:Bir oyun yazdı “İnadına Yaşamak”.Yalınyazı Köyü, Zile 1967

Gülender Akça:Abidin ve Sultan’ın gözbebekleri. Divriğinin Şahin Köyü’nden, 1968

Mehmet Atay:Şahanım, şahdamarım, yangın yüreklim. Divriği 1968

Sait Metin:Uzundu, usuldu dedemin boyu. Divriği 1970

Carina Johanna:Alevilik araştırmacısı, “yabancı değil”. Hollanda 1970

Gülsün Karababa:Babası”Kızım benden daha iyi saz çalacak” derdi. Divriği 1971

İnci Türk:Çiçek açar domur domur dal verir. Balıkesir 1971

Huriye Özkan:Havanın yüzünde semah dönerken. Ankara 1971

Murat Gündüz:Yaşamak bir ağaç gibi tek ve hür, en sevdiği dize.Ankara 1971

Ahmet Özyurt:Çok seviyorum düşüncelere dalmayı. Enstein gibi düşünerek kendimden geçmeyi. Kendi dizeleri. Ankara 1972

Handan Metin:Tüm güzellikleri toplayıp uzun bir yola çıktın. Ankara 1973

Yeşim Özkan:Ballıhan, erenlerin bal çiçeği. Ankara 1973

Yasemin Sivri:Kamber’in profesörü, kitap kurdu. Ankara 1974

Serpil Canik:Kuş olup güvercin donunu giyen, Uyan dağlar uyan Serpil geliyor. Ankara 1974

Serkan Doğan:Başıma kızıl bağla, arkamdan ağıt yakma anam, Ankara 1974

Belkıs Çakır:Güne Umut’tan. Ceylanlara karışıp semaha duran. Ankara 1975

Nurcan Şahin:Kim yakıştırabilir sana ölümü? Ankara 1975

Özlem Şahin:Okur, meraklı, yerinde duramaz, yaşam delisi. Ankara 1976

Asuman Sivri:Semah, semah tutkunu, abisinin delisi. Ankara 1977

Menekşe kaya:Sazı elinde İsmail’in.Ötme bülbül ötme gönlüm şen değil. Ankara 1977

Koray Kaya:Pir Sultan’ın genç şehidi. Ve hep öyle kalacak. Ankara 1981

Yanyana öldüler.

Ve yanyana gömüldüler Karşıyaka’da..Devamını Gör

Ekleyen: Dünyanın Türküsü

İsmet Alpaydan yeni gelen şiirler kendisine
teşekkür ederiz     22-2-2009
,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,.i.alpay,,,,,,,,,,

Sayın şiir severler  gurbetten gelmişim yorğunum hancı şiirini hepiniz bilirsiniz,bende hancıyla yolcu dertleşirken ,bende hana geliyor bu şiirimle hancıyla yolcuya geçmiş dertlerimi anlatmaya çalışıyorum.

,,,,,,,HANCIYLA YOLCUYA,,,,.
Derdinizi dinledim yolcuyla hancı
benimde başladı başımda sancı
Yanınıza gelen garip bir yolcu
Derdimi dinleyin siz yavaş yavaş

Önceleri çok mutluydum dostlarla
Beni unuttular şimdi onlarda
Geziyorum kış ayları yollarda
Başıma yağıyor kar yavaş yavaş

Kötü insanlardan daim kaçmışım
İyi kötüden her dem seçmişim
Keder şarabını çoktan içmişim
Eritir insanı dert yavaş yavaş

Her dertliden alır hıncını gurbet
Bir gün göç edersin sılaya elbet
Biraz görgü verir birazda servet
Sonraki halini gör yavaş yavaş

Resim dediniz aklıma geldi
Yıllardır hasretlik bağrımı deldi
Resimle beraber bir mektup verdi
Eskidir okunmaz yırt yavaş yavaş

Gurbetin yolcusu yolunda gerek
Fanidir bu dünya etmeyin merak
Behey hancı sende kederi bırak
BİZ gidelim sende gül yavaş yavaş

……….ÖLÜ …GİBİSİN

Bana  bakışını  beğenmiyorum
Karşında yabancı görmüş gibisin
Gelecege nice hayal kurarken

Karşında bir iblis görmüş gibisin
Yüreğin bir şeyler gizliyor benden

Seviyorum inan vazgeçmem senden
Geçit vermiyorsun sevda selinden
Yaptığım köprüyü yıkmış gibisin

Nedir bunca çile senden çektiğim
Aşk şerbeti değil zehir içtiğim
Bin parçaya bölüp beni saçtığın
Elinde satırla doğrar gibisin

 Ağlıyor bu aşka gök yüzü bile

Başladı yağmurlar dönüştü sele

Özür dileyipte dönsen geriye

Kalbimde sen artık ölü gibisin

KÖYÜME ÖZLEM

Kar altından çıkar yeşil köcekler
Kaynaşıp ötüşür,kuşlar böcekler
Her taşın dibinde açar çiçekler
Çiğdemiyle, nergisini özledim

Nereden başlasam nasıl anlatsam
Soğuk sularından içerek kansam
Çayırlardan türlü otlar toplasam
Kuzu kulağı,yemliğini özledim

İnanın dostlarım özledim sizi
İçime doluyor ince bir sızı
Efkarlı efkarlı,çalardı sazı
Kızıl tuğun, sohbetini özledim

Çiçek kokar mursalımın havası
Dağlar arasında güzel ovası
Soğuk su başında piknik havası
Yartmışını,geyceğini özledim

Her çeşitten otlar vardır dağında
Bülbül öter, dallarında bağında
Neler yetişmezki,öz toprağında
Mercimekle,nohutunu özledim

Son bahara kadar,her taraf çiçek
Mursalsız bu yaz,nasıl geçecek
Bir gün olur,bu hasretlik bitecek
Düşde olsa ,hayelleri özledim.

Baharda şenlenir dağı yaylası
Mis kokulu havasını özledim
Isırğanlar çıkar duvar dibinden
Ellerimi dağlayşını özledim

ŞİİR  İSMET ALPAY

PERİŞAN

Kimler icat etmiş şu gurbet eli
Kimi memmun olmuş kimisi deli
Yıllarca yük vurmuş,eğmiş belini
Bastonu elinde nine perişan

Yıllar önce kızıltuğun görüşü
Gerçek oldu,gurbetcinin dönüşü
Nerde kaldı keçi koyun sürüsü
Dağda sürü konan saya perişan

Boşa gitti baz alinin çabası
Ne değirmen kaldı nede yabası
Arıs kaldı,bütün köyün tarlası
Çift sürüp ekmeyen köylü perişan

Bu gidişle herkes köye dönecek
Gücü nisbetinde ekip biçecek
Hormonsuz gıdayla yüzü gülecek
Gurbette kalırsa hali perişan.
..........şiir.ismet alpay. 

 İsmet Alpaydan Yeni Gelen şiirler
Kendisine Teşekkür ederiz 20-3-2009

YÖREME KURBAN

Her tarafı dağdır çoktur yatırı
Yaylalara kurardık kara çadırı
Aşığın ozanın her bir satırı
Neleri anlatır eline kurban

Aşar yama dağdan Malatya yolu
Bazen yağmur yağar bazende dolu
Su düşenden gelir barajın kolu
Yaylalara giden yoluna kurban.

Gönül ister eşi dostu sormayı
Seviyoruz dost yarası sarmayı
Coşar mursalımın büyük ırmağı
Boranına kurban seline kurban

Herkes beğeniyle mursalı öğmüş
Ovalar enginde yükseği dağmış
OZAN ALİ KIZILTUĞ Burada doğmuş
Söyleyen diline sazına kurban

Divriği ilçem mursaldır köyüm
Aşiretten gelme türkmendir soyum
İşte soy ağacım işte ben buyum
Dağıma taşıma yöreme kurban.
İsmet ALPAY 

,,,,,,,,,,SEN VE BEN,,,,
İkimizde aynı günde doğmuşuz
kaderimiz ayrıymış birbirinden
İkimizde doğarken ağlamışız
Sen sevinçten bense kederden
İkimizde süt emmişiz
Sen saadet sütünden
Bense sefalet
Bir gün gelecek ikimizde ölecegiz
Senin arkandan ağlıyanların
Belli bir mezarın olacak
Benimse gömüldüğüm yer
Meçhul kalacak
Fakat o zaman
Senin tanrıya vereceklerin
Benimse alacaklarım olacak

,,,,,,,,,,,,,,,,,ismet Alpay,,,,,

,,,,,,,,,İÇME DİYORLAR,,,,,,,
Niçin içtigimi kimse bilmiyor
Halimi bilmeden içme diyorlar
Doğuştan bedbahtım yüzüm gülmüyor
Aşkı bilmiyenler içme diyorlar

Felek saki olmuş ecelim şarap
İçmeye mecburum olmuşum harap
Gel sorma halimi içelim ehbap
Mazimi bilmeden içme diyorlar

Dünya böyük bir vapur yolcusu insanlardır
Doldur be meyhaneci ilk iskele mezardır
Hayat ne demek bilmez derki içki haramdır
Şu parazit sofular bana içme diyorlar

,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,ismet Alpay,,,,,,,

,,,,,,,KADER,,,,,,
İşte yine sabah oldu
Yine başlıyor mutsuz bir gün
Yüzler yine soluk
Umutlar yine boş
Ve kader denilen
Bulanık akıntıya
Terkedilmiş binlerce
İNSAN,,,,,i.alpay....

   ,,,,..Olmasa,,,,,
Hayat güzeldir
Engelleri olmasa
Güller güzeldir
Dikenleri olmasa
İnsanlar güzeldir
Yalanları olmasa
Sevmek güzeldir
Aldatılmak olmasa

….....ismet Alpay…

HAYATTA.
En güzel şey AŞK.
En acı ... ayrılık.
En hörmete layık anne
En üzücü şey unutulmak
En sevilen şey intikam
En feci ... ölüm.
En güzel süre nışanlılık
En sıcak kelime arkadaş
En soğuk cevap HAYIR.

….. ismet Alpay…

YANILMA.
Ne kadar inanmıştım sana
Zamanı gelince anladım
Düşünüyorumda şimdi
Değmezmiş senin gibi
Bir insana.

 ……….SEVMEK,,,,,,,
SEVMEK Ne kadar güzel
Bilirsen sevmesini
Sevilmek daha ezel
Sevdirirsen kendini

Çokta sevme yakar seni

Yok ederek tüm  hissini
Seveceksin ama kimi
İşte bunu bileceksin
Mutluluğa ereceksin.

..... ismet Alpay…

AŞKLAR Çeşitlidir dünyada
Kimisi mutlu eder
Sevinirsin
Kimisi derbeder eder
Sürünürsün
Benimki gibiyse
Ya delirir ya ÖLÜRSÜN.

,,,,,,,,,,,,,,,i alpay,,,,, 

 ,,,,,,,,,,çaresizlik,,,,,,,,
Fırtanalar kopuyor içimde
Lanet ediyorum bu ayrılığa
Hayal mayal hatırlıyorum
Gülümsemeni.
Çıldıracak gibi oluyorum Çaresizlikten
Ne zormuş meğer
Senden uzaklarda
Sensiz yaşamak
Ve en kötüsü
Bütün bunları
Ayrılmadan önce
ANLAMAMAK.
,,,,İsmet alpay,,,,

•  
• Sen ve Özlem Özöğüt Yalçın bunu beğendiniz.


Hatıra olarak bir şiir gönderiyorum sana;

Göçüp gidersen bir gün dünyadan
Bıraktıgınn intiba ile anarlar seni
Nasıl yaşarsan yaşa sonun ölümmdür
Dört metre kefenle gömerler seni

Yaradan her şeyi var etmiştir insana
O deşeri bilirsen yeter o sana
Hırsına yenik düşüp te kıyma bir cana
Korursan erdemini o yüceltir seni

Fani dünyadan bıraktıysan bir eser
Bıçak ta demiri keser mi keser
Varsa maharetin herkese göster
Anılarda yaşatır ölümsüz kılar o seni

Dünya yaşamı hp� gelmiştir insana
Malın mülkün emanettir bil ki o sana
Neler yaşadıgını bir de sorsan salmana
Hoş karşılar baş tacı eder o seni